Wednesday, September 28, 2011
Bir Nefes Temiz Hava Akyazı Kuzuluk Kaplıcaları
Kaplıcanın giriş kapısında sanki nefesiniz açılır. Dağlar arasındaki bu temiz tatil beldesi size sıhhat verir adeta. Atma Recep din kardeşiyiz derseniz itirazım yok öyleyiz zaten ama denemeside çok cüzi bir fiyat. Ben elimi sıcak sudan soğuk suya sokamam annem beni Kadir Gecesinde bulmuş, pamuklara sarmış, konaklarda oturtmuş derseniz otel hizmet kalitesi gayet güzel bulunduğu mekana göre.
Yok canım bende halk insanıyım alırım elime bezimi, doldururum kovamı birazda temizlik yaparım derseniz iki oda bir mutfak evler size göre. Marketten alış verişinizi tamamlayıp evinize yerleşebilirsiniz. Bir saatte evi bal dök yala yaparsınız, zira zaten görevliler sizden önce temizleyip paklamışlardır siz içinizdeki temizlik perisini kırmamak için kanat takmışsınızdır. Başlamışsınız madem tavsiyem küvetten başlayın işiniz bitince uzanıverirsiniz şifalı suya. Ocağa yine kaynak suyundan çayınızı koymayı unutmayın. Balkonlar bu dağ esintili yerde fazlaca kirlenmiyor çayınızı yudumlarken ağacın kıymetini anlamayıp otomobil üzerine kurulmuş bir kediyi izleyebilirsiniz.
Restorant geç vakitlere kadar açıktır yemek için aceleye gerek yok. Çocuklarınız küçükse parklar mevcut onlar oynarken siz şark köşesinde çay içebilirsiniz diyeceğim ama kızmayın benim için içecek çay ve sudur arzunuza göre bir içecek alabilirsiniz,
Biraz yetişkinse top sahaları mevcut, olmadı havuzlara koşacaklardır.
Hayır canım ben yürümeliyim olmadı koşmalıyım derseniz trafiğe kapalı yüyüyüş alanları mevcut;
Bir mekan güzel olduğu kadar güvenilirse eğer yürüyüşlerinizi ister akşam serinliğinde, ister sabah sessizliğinde yapabilirsiniz. Yeşillere bezeli dağlardan gelen o tertemiz meltem sizi ferahlatacaktır.
Bunlar tesisin içindekiler birazda çevreye açılalım yeşillere bezenmiş kapıdan çıkıp yukarı doğru yürümelisiniz. Çarşı mı istersiniz pazar mı?
Şu yılların inanılmaz modası "organik ürünler". Ah be kardeşim elime alıp bir ölçüm yapamayacağıma göre üstündeki fiyatlardan başka bir fark göremeyiz bazen.
Üstü şöyle şöyle olursa altı böyle böyle olursa derken bir aile dostum ki memeleketlerinde geniş bir araziye sahipler ve geçimleri biraz tarıma dayalı yüzde yüz organik bir ürün yetiştiremediklerini ifade etti.. İşte gönüldür bu illede isterseniz yüzde elliyede razıysanız buyurun Kuzuluk Belediye Pazarına.
Akyazı halkı bu tesisleri kendilerine kazandıran insanlara müteşekkir olmalı. Zira evlerinde yaptıkları gıda ürünlerinide bu pazarda yurdun dört bir yanından gelen Kuzuluk Kaplıcası sakinlerine her dönemde pazarlamaktalar.
Bu geniş pazar bandında ev yapımı salça, tarhana, reçel, yağ , peynir ve erişte mevcut.
Yumurtalar tek sarılıdan çift sarılıya göre değişken fiyatlanmış ama mutlakaki metrepol şehirlere göre tazedir bu ürünler.
Yumurtayı getirip dedesini veya torununu evde bırakmak olmaz onlarıda kafesiyle getirmişler olay mahalline;
Teyzeler çok çalışkanlar tertemiz önlükleriyle işe koyulmuşlar, ellerinde oklavaları açıyorlar ekmekleri, gözlemeleri bu lezzetleri kaçırmamalısınız.
Sıcakken yemeli sonra bir hafta spor yapılmalı yoksa bunlar size kilo, kolesterol olarak ve yüksek tansiyon olarak dönecektir.
Yeter artık Sahra doyduk biz derseniz yukarı çarşıya yürürsünüz ki burada hediyelik eşyalar şile bezi elbiseler, bakırlar, porselenler sizi bekliyorlar. Terziler maharetli elleriyle iki günde sizi uygun fiyatlarla giydirebilirler. Bayanlar elişi marifetlerini sergilemişler. Bunlara bakınırken mangal közünde pişmiş mısırlarınızı sipariş etmelisiniz. Dur bir nefes alalım yok mu bunun durağı derseniz ya yukarıya doğru yürümelisiniz ya da aşağıya. Benim gibi tiryakiyseniz tepede bir çay bahçesinde semaveri alırsınız, kaynar çayınızı iki dağ arasındaki bu temiz havayı soluyarak içerseniz. Eğer bir parça şair ruhunuz varsa inanın bu memleket size şiir yazdırır denemelisiniz. Hiç olmazsa bir hafta sonu. Ya da yine tesislere dönerek Şelale çay bahçesinde soğuk bir maden suyu ya da sıcak içeceğinizi sipariş eder nefeslenirsiniz.
Ben teknoloji tutkunuyum. Laptop, Iphone benim için bir araç değil yaşam tarzı derseniz sizi idare edecek hızda bir internet bağlantısıda var.
Soyu Paris aristokratlarına dayanan tesadüfen büyük şehirlerimizden birinde yaşamaya devamda zorlanan yurdum insanları zorlanacaktır onlar için başka mekanlar tavsiye edebiliriz. İrem bu konu üstünde derin çalışmalarını Bir Gazete'de sunmakta.
Ez cümle; Temiz hava, bir kilim ve sıcak bir ekmek sade bir tereyağ isterim diyenler için bulunmaz bir mekan. Dönüşte bastonlarınızı havaya fırlatır yirmili yaşlardaki gibi bisiklet sürersiniz gibi bir vaadim yok. Ama ferahlamış olursunuz. Akyazı halkı ve giden misafirler sunulan bu imkanlar için müteşekkir. Sağlıkla gidip, sağlıkla dönün...
Friday, February 11, 2011
İstanbul Modern ve Sakıp Sabancı Müzesi
Geçen gün birbirine yakın oldukları için hem İstanbul Modern hem de Sakıp Sabancı Müzesini aynı gün ziyaret etmeye karar verdik. Genel olarak müzede fotoğraf çekmek yasak olduğu için pek fazla fotoğraf çekemedim.
İkisine de bu ilk gidişimdi. Sabancı Müzesine ne zamandır gitmek istiyordum ama oturduğum yere çok uzak olduğundan hep erteliyorduk. Aga Khan Müzesi Hazineleri sergisi gelince bütün bahaneleri bir kenara bıraktık 6 kişilik bir grup halinde iki müzeyi de ziyaret etmeye karar verdik. Müzelerden az da olsa fotoğraf çekebildim kalitesi çok iyi değil bu konuda çok pişmanım sonuçta ülkeye bir daha gelmesi epey bir süre sonra olur herhalde. Dönemin minyatürlerine, resimli kitaplara uzun uzun bakabiliyorsunuz ayrıca iki adet kitabı da dev bir slaytla sayfa sayfa inceleyebilirsiniz. Bazı resimlerin posterlerini ve kartpostallarını da basmış olmaları harika. İnsan orijinali benim değil bari kartpostalını alıyım diyerek kendini avutuyor. Bunun dışında sergide çok farklı hat çeşitlerinin orijinal örneklerini görebiliyorsunuz.
Atlı Köşk'te İstanbul Modern'de de örnekleri bulunan Aldülmecid Efendi'nin resimlerinden var bunun yanında Fausto Zonaro ve Ivan Ayvazovski'nin tabloları harikaydı, hat koleksiyonu ve Atlı Köşk'ün antikalarından bahsetmeme gerek yok sanırım? Bir günde iki müze gezmek çok zor bir işmiş. Tavsiye etmiyorum :). Her birine bir gün ayırıp öyle gitmek lazımmış.
Aga Khan Müzesi Hazineleri 27 Şubat tarihine kadar gezilebilir.
Not: Sakıp Sabancı'daki Aga Khan Hazineleri Sergisi 13 Mart'a kadar uzatıldı.
Giriş ücretleri:
İstanbul Modern perşembe günleri herkese ücretsiz, Pazartesi günleri kapalı diğer günler ise yetişkinler 12 TL öğrenci, öğretmen, 60 yaş üstü 6 TL, 12 yaşından küçükler ücretsiz gezebiliyorlar. Daha geniş bilgi için web sitesine bakabilirsiniz.
Sakıp Sabancı Müzesi, tam bilet 10 TL, öğrenci, öğretmen, 60 yaş üstü 3 TL, 14 yaş altı çocuklar ücretsiz. Yine diğer ayrıntılar için web sayfasına bakabilirsiniz.
Yazmışken Pera Müzesini de yazıyım bari, tam bilet 10 TL, öğrenciler, öğretmenler, 60 yaş üstü 5 TL, her çarşamba öğrencilere ücretsiz.
İkisine de bu ilk gidişimdi. Sabancı Müzesine ne zamandır gitmek istiyordum ama oturduğum yere çok uzak olduğundan hep erteliyorduk. Aga Khan Müzesi Hazineleri sergisi gelince bütün bahaneleri bir kenara bıraktık 6 kişilik bir grup halinde iki müzeyi de ziyaret etmeye karar verdik. Müzelerden az da olsa fotoğraf çekebildim kalitesi çok iyi değil bu konuda çok pişmanım sonuçta ülkeye bir daha gelmesi epey bir süre sonra olur herhalde. Dönemin minyatürlerine, resimli kitaplara uzun uzun bakabiliyorsunuz ayrıca iki adet kitabı da dev bir slaytla sayfa sayfa inceleyebilirsiniz. Bazı resimlerin posterlerini ve kartpostallarını da basmış olmaları harika. İnsan orijinali benim değil bari kartpostalını alıyım diyerek kendini avutuyor. Bunun dışında sergide çok farklı hat çeşitlerinin orijinal örneklerini görebiliyorsunuz.
Atlı Köşk'te İstanbul Modern'de de örnekleri bulunan Aldülmecid Efendi'nin resimlerinden var bunun yanında Fausto Zonaro ve Ivan Ayvazovski'nin tabloları harikaydı, hat koleksiyonu ve Atlı Köşk'ün antikalarından bahsetmeme gerek yok sanırım? Bir günde iki müze gezmek çok zor bir işmiş. Tavsiye etmiyorum :). Her birine bir gün ayırıp öyle gitmek lazımmış.
Not: Sakıp Sabancı'daki Aga Khan Hazineleri Sergisi 13 Mart'a kadar uzatıldı.
Giriş ücretleri:
İstanbul Modern perşembe günleri herkese ücretsiz, Pazartesi günleri kapalı diğer günler ise yetişkinler 12 TL öğrenci, öğretmen, 60 yaş üstü 6 TL, 12 yaşından küçükler ücretsiz gezebiliyorlar. Daha geniş bilgi için web sitesine bakabilirsiniz.
Sakıp Sabancı Müzesi, tam bilet 10 TL, öğrenci, öğretmen, 60 yaş üstü 3 TL, 14 yaş altı çocuklar ücretsiz. Yine diğer ayrıntılar için web sayfasına bakabilirsiniz.
Yazmışken Pera Müzesini de yazıyım bari, tam bilet 10 TL, öğrenciler, öğretmenler, 60 yaş üstü 5 TL, her çarşamba öğrencilere ücretsiz.
Subscribe to:
Posts (Atom)